Sayfalar

gizli kamera

replika telefon

maca bitksi

samsung note 4,den islam bilgisi44

 samsung note 4


samsung note 4,den islam bilgisi44 bugün sizin icin elimizden gelen gayreti gösteriyoruz
samsung note 4 ve bunları daha  faydalı bir hale geitrmek icin elimizden gelen gayareti gösteriyoruz samsung note 4 diyorki Bu üç kısm, ya’nî Ehl-i sünnet i’tikâdı ve islâmiyyetin emrleri ve tesavvuf büyüklerinin yolu dışında kalan herşey, sıkıntılı riyâzetler ve şiddetli mücâhe-deler olsa dahî, hep günâhdır ve itâ’atsizlikdir ve şükr etmemekdir. Hind Berehmenleri ve eski Yunan felesofları, çok riyâzet ve mücâ-hcde yapdı. Fekat, Peygamberlere «aleyhimüsselâm» uymadıkları n, Allahü teâlâya şükr değil, günâh oldu. Hiçbiri kabûl edilmedi. Kıyâmetde Cehennemden kurtulamıyacaklardır. O hâlde, seyyidimi-zin, efendimizin, kurtarıcımızın ve günâhlarımızın afvı için şefâ’ atcimizin, kalblerimizi, rûhlarımızı, tedâvî eden mütehassısımızın, ya’nî Muhammed Resûlullah «sallallahü aleyhi ve alâ âlihi ve sellem» efendimizin yoluna ve onun dört halîfesinin yoluna yapışınız! Onun dört halîfesi «rıdvânullahi teâlâ aleyhim ecma’în» hidâyete ulaşdırcı, se’âdete erdiricidir. Allahü teâlâ, bu yolda gidenlerden râzı olur.Allah, senden râzı olsun demek, bu hâl ile râzı olsun demek değildir. Allahü teâlâ, senin ahlâkını, işlerini ıslâh edip, seni, râzı olduğu hâle soksun demekdir].
Bu mektûb, hâce Cihâna yazılmış olup, âhıreti istiyenin dünyâya düşkün olmaması lâzımdır. Dünyâyı terk etmek nasıl olacağını bildirmekdedir:

Allahü teâlâ, selâmet ve âfıyet versin! Din ile dünyâyı birlikde kazanmak, imkânsızdır. Âhıreti kazanmak istiyenin, dünyâdan vaz geçmesi lâzımdır. Bu zemanda, dünyâyı temâmen terk etmek, kolay değildir. Hiç olmazsa, hükmen terk etmek, ya’nî terk etmiş sayılmak lâzımdır. Bu da, her işde islâmiyyete uymak demekdir. Yiyecekde, içccekde, giyecekde ve ev kurmakda islâmiyyete uymak lâzımdır, tslamiyyetin emrlerini aşmamak lazımdır. Altın ve gümüşün ve ticâret eşyâsmın ve kırda, çayırda otlıyan dört ayaklı hayvanların zekâ-tmı vermek farzdır. Bunların zekâtını elbette vermelidir.

İslâmiyyete uymakla zînetlenen bir kimse, dünyânın zararından kurtulmuş olur ve âhıreti kazanır. Dünyâyı, böyle hükmen de terk edemiyen kimse, münâfık demekdir.


Medeniyyet demek, yalnız ilm ve fen demek değildir. İlm ve fen, medeniyyet için, ancak bir âlet, bir vâsıtadır. îlmde, fende çok ileri olan milletlere, fen vâsıtalarını ne yolda kullandıklarını incelemeden, medenî demek büyük gafletdir. Pek yanlışdır. Fabrikaların, motorlu vâsıtaların, gemi, tayyâre, atom cihâzlarının çok olması, gözleri kamaşdıran yeni buluşların artması, medeniyyeti göstermez. Bunları medeniyyet sanmak, her silâhlıyı gâzi, mücâhid sanmağa benzer. Evet, mücâhid olmak için en yeni harb vâsıtalarına mâlik olmak lâzımdır. Fekat, bunlara mâlik olan, eşkıyâlık da yapabilir.

Medeniyyet, ta’mîr-i bilâd ve terfih-i ibâddır. Ya nî, beldeleri, memleketleri i’mâr etmek ve bütün insanları rûh düşünce ve beden bakımlarından râhat yaşatmakdır. Bu iki gâyeye vâsıl olmak, ancak ve yalnız Ahkâm-ı islâmiyyeye, ya’nî Allahü teâlânın emrlerine ve yasaklarına uymakla olur. Islâmiyyetden ayrıldıkça medeniyyet geriler. İşte liselerde, üniversitelerde öğrenilen bilgiler, bütün fen vâsıtaları, fabrikalar, ağır sanâyı’, memleketleri i’mâr için, insanları râhat etdirmek için kullanılırsa, fâideli olur, sevâb olur. Memleketleri tah-rîb, insanların hürriyetini ellerinden almak, köle yapmak için kullanılırsa, fâidesiz olur, günâh olur. Bunların fâideli olması, medeniyyete hizmet etmesi ancak ve yalnız İslâm dînine uygun kullanmakla olur. Avrupa, Amerika, asrlardan beri, İslâm ahlâkını, İslâm hukûkunu inceliyor. İslâm dîninin emrlerini, yasaklarını alıp, kendilerine mal ediyor. Onların bugünkü ilerlemesi, kanunlarında bile yer verdikleri, İslâmî kıymetler ve esâslar sâyesinde olduğu açıkça görülmekdedir.^ Demek ki, bir milleti, bir gemiye benzetirsek, İslâm ahkâmı ya’nî Allahü teâlânın emrleri ve yasakları, bu geminin güverte ve kaptan teşkilâtıdır. Bütün ilmler, fen bilgileri, endüstri kolları, ağır sanâyi’de bu geminin, çarkçı, makinist kısmı demekdir. Gemide kaptan da, makinist de lâzımdır. Biri bulunmazsa, gemi işe yaramaz, helâk olur.

O hâlde, dedelerimizin dünyâ çapındaki başarılarını, üstünlüklerini, yine elde etmek için İslâm bilgilerinin her iki kısmını, ya nî hern dînimizi iyi öğrenmemiz ve ona sarılmamız, hem de ulûm-i akliyyeyi, asrımızın bütün teknik buluşlarını öğrenmeye ve en iyi şeklde yapmağa çalışıp, bunları İslâm ahkâmına uygun olarak kullanmamız lâzımdır. Bunu başarınca, maddî, ma’nevî olgunlaşacak, bütün milletlere örnek olacak, bütün dünyâca sevilerek, hâkim ve hâmî seçileceğiz.

Hadîs-i şerîfde (El Cennetü tahte zılâlissüyûO buyuruldu. Ya'nî (İslâmiyyet, kâfirlerdeki silâhların hepsini yapmakla ve bunları iyi kullanmak ile sağlam kalır). Bunun için, fen bilgilerine çok çalışmamız, atom bombası, roket, radar, füze yapmamız lâzımdır.
Hangi san’ata bağlıyacaksa zemanın ona âid fen bilgilerini de mek-tebde öğrenmesi farz olur. (Meselâ diş tabibi olacaksa, liseyi ve dişçi mektebini bitirmesi, staj ve ihtisâs yapması farz olur. Her san’at, ticâret, zirâ’at da hep böyledir. Herkese kendi san’atını okuması, öğrenmesi farz olur. Başka san’at bilgilerini öğrenmesi farz olmaz. Harb zemanmda da askerliği ve yeni silâhları yapmak, kullanmak, korunmak için, fen bilgilerini kısaca öğrenmek, her müslimâna farz-ı ayn, bunlarda ihtisâs kazanmak ise farz-ı kifâyedir).

Hârârmları öğrenmek de, herkese başka dürlü farz olur. Meselâ, erkeklerin ipek giydiği bir yerde bulunanların, ipek giymenin harâm olduğunu öğrenmesi ve bilenlerin bilmiyenlere öğretmesi farz olur. (Sun’î ipek giymek erkeklere de harâm değildir). Alkollü içkiler içilen, domuz eti yinilen,başkasının hakkı, fâiz, rüşvet alınan, kumar oynanan yerde bulunanların bunların harâm olduğunu öğrenmesi farz olur. Kâdın erkek birlikde oturanların da mahrem ve namahrem olan kadınlan ve bakmak câiz olan ve olmıyan kadınları öğrenmesi farz olur. [Kadınların, kızların açık gezdiği, erkeklerin de dizden yukarısını açdığı yerlerde bulunan müslimânların, örtmesi farz olan yerlerini öğrenmeleri lâzımdır. Bu yerlerini açmak ve başkasının açık yerine bakmak günâh olduğu gibi, bunu bilmemek de ayn günâhdır.]

Kalbe âid bilgileri, ya’nî ilm-i ahlâk öğrenmek, her erkeğe ve kadına farz-ı ayndır. Meselâ (Hıkd) «ya’nî kin bağlamak», (Hased) [Başkasında bulunan ni’metin onda olmayıp kendinde olmasını istemekdir. Onda olduğu gibi, kendisinde de olmasını istemek hased değildir. Buna gıbta etmek, imrenmek denir ki sevâbdır], (Kibr) [kendini büyük bilmek, üstün görmekdir. Kibrli olana karşı kendini büyük göstermek, kibr olmaz. Sadaka vermek gibi sevâb olur], (Sû’i zan) etmek [İyi inşânı fenâ bilmek] gibi şeylerin harâm olduğunu öğrenmek, her mü’mine farz-ı ayndır. Görülüyor ki, îmânı, ya’nî Ehl-i sünnet i’tikâdını kısaca öğrenmek ve iyi ve kötü huyları öğrenmek, farz-ı ayndır. Ya’nî, herkesin öğrenmesi farzdır. Abdesti, guslü, nemâzı ve orucu ve harâmları da, her müslimânın öğrenmesi farz-ı ayndır. Cenâze nemâzını, ölüye hizmeti ve san’at ve ticâret bilgilerini (ve bugünün silahlarını yapmak ve kullanmak için, fen bilgilerini iyi) öğrenmek farz-ı kifâyedir. Ya’nî lâzım olan kimselerin öğrenmesi farz olup, başkalannafarz olmaz. Fekat, lüzûmu kadar kimse öğrenmezse, bütün müslimânlar, hükümet ve millet, büyük günâha girer. Meselâ, doktor olacak kimsenin lise ve tıbbiyyede okuması farz olup, mühendis olacak kimsenin tıbbiyyede okuması farz değildir. (Dürr-ül-muhtâr) da ön sözde diyor ki: (Ulûm-i nakliyyeden ya’nî din bilgilerinden kendine lâzım olanlan öğrenmek farz-ı ayndır. samsung note 4 sizin icin sundu.



samsung note 4

samsung note4

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder