Sayfalar

gizli kamera

replika telefon

maca bitksi

replika telefon ve insan ile mahşer70

 replika telefon


replika telefon ve insan ile mahşer70 sizlere bugün elimizden gelen gayreti gösteren replika telefonlar yazdı ve sizlee herzaman oldugu gibi replika telefon diyorki “Çocuğu doğuracağım. Kaydımı dondurup, önümüzdeki replika telefon yıl mezun olacağım.”"Okulu hangi parayla bitirmeyi düşünüyorsun? Benim paramla mı? Öyle sanıyorsan aldanıyorsun, küçükhanım. Senin gibi modern bir kızın ailesinin desteğine ihtiyacı yoktur, değil mi?”"Desteğe hayır demem,” dedi Frannie yumuşak bir ses tonuyla. “Paraya gelince... başımın çaresine bakarım.”"İçinde bir damla bile utanma yok senin! Sadece kendini düşünüyorsun!” diye bağırdı Carla. “Tanrım, bunun babanla benim üstümde nasıl bir eiki.sinin olacağı umurunda bile değil! Baban perişan olacak
“O kadar perişan değilim,” dedi Peter Goldsmith kapıdan sakince ve iki kadın aynı anda ona döndü. Peter kapının eşiğindeydi, ama içeride olduğu .söylenemezdi. İş botlarının burnu; salondaki halının koridordakinin 1 üzerine çıktığı çizginin hemen gerisindeydi. Frannie aniden babasını ora-
da daha önce defalarca görmüş olduğunu fark etti. Salona en son ne zaman
girmişti? Frannie hatırlayamıyordu.
"Burada ne arıyorsun?” diye sordu Carla tersçe. Kocasının ruhsal durumuyla artık pek ilgilenmiyor gibiydi. “Bugün geç saate kadar çalışacağını Mimyordum.”
"Harry Masters ile yer değiştirdik,” dedi Peter. “Fran bana haberi vermişti Carla. Anneanne ve dede olacağız.”
''Anneanne ve dede mi?" diye çığlık attı Carla. Boğazından öfke dolu, çirkin bir kahkaha yükseldi. “Demek öyle. Demek önce sana söyledi   ve benden gizledi. Pekâlâ. Ben de sizden bunu beklerdim zaten. Ama şimdi kapıyı kapatacağım ve ikimiz bu pisliği temizleyeceğiz.”
Frannie’ye parlak, acı bir gülümsemeyle baktı.
"Sadece biz kızlar...”
Elini salon kapısının tokmağına koydu ve kapıyı kapatmaya başladı. Anne,sinin ani sinirlenmesine ve zehir gibi sözler sarf etmesine hâlâ anlam vermeye çalışan Frannie sersemce onları seyrediyordu.
Peter eiiııi yavaşça, isteksizce kaldırdı ve kapının kapanmasına engel oldu,
"Bn konuyu bana bırakmanı isliyorum Peter.”
‘ İslediğini biliyorum. Geçmişte bıraktığım oldu. Ama bu kez olmaz,
Bembeyaz olan cildi elmacıkkemiklerindeki kızıllıkla |ç|^ Carla, ona döndü. “Onunla konuşma!” diye haykırdı. “Hesap ver^'‘-reken kişi o değil! Onu daima küçük parmağında oynatmayı biijjj'" dilinle her çılgınca fikrini desteklemesini ve senin tarafını tutmas’ ladin, ama bııg/»/ hesap vereceğin kişi o değil, küçük hanım!” ' “Yeter Carla.”
“Çık dışarı!"
“İçeride değilim. Görüyorsun...”
“Benimle dalga geçme! Salonumdan çık!"
Ve ellerini kapıya dayayıp, başını öne eğerek kapıyı itmeye bj Hem dişi hem insan olan tuhaf bir boğaya benziyordu. Peter, ona ön, lavca, sonra zorlanarak karşı koydu. Sonunda karşısındaki bir ka, ondan otuz beş kilo zayıf olmasına rağmen boynundaki damarlanm .sine neden olacak kadar zorlanmaya başladı.
Frannie bağırarak durmalarını, Carla’nın yüzeyin altında dain ikleri. ama hiç tanık olmadıkları bu ani ve mantıksız şiddetini] için babasına gitmesini söylemek istedi. Ama ağzı ve çenekeı donmuş gibiydi.
Salonumdan çık! Dışarı! Dışarı! Dışarı! Kahrolası kapı adi herif!"
ın üzerine onu tokatladı.
ıredeyse önem teşkil etmeyecek bir ses çıktı. Eski fk tozu dumana katmadı, her zamanki gibi tiktal liJyalar homurdanmadı. Ama Carla'nın hiddet dol ısına kesildi. Dizlerinin üzerine düştü ve kapıl .îşibii önü hulıınan, Victoria Döneminden kaim şravaşra çarptı.
dedi Frannie incinmiş, cılız bir sesle, igiiia bastırarak gözlerini kocasına dikti. lU hak ettiğini düşünüyordum,” dedi Peter. Se vardı. "Kendi kendime kadınlara el kaldın
[iiadığifn için bunu yapanın ben olmadığımı söyledim durdum. Hâlâ öyle olduğunu düşünüyorum. Ama biri, erkek veya kadın, bir köpeğe dönüşüp jjicnaya başlarsa durdurulması gerekir. Keşke daha önce bunu yapacak cesaretim olsaydı Carla. İkimiz de daha az incinirdik.”
"Baba...”
“Sus Frannie,” dedi babası sertçe.
“Frannie’nin bencillik ettiğini söylüyorsun,” dedi Peter bakışlarım İdarisinin hâlâ şaşkınca bakan gözlerine dikerek. “Asıl bencil olan sensin. pred öldüğünde, Frannie ile ilgilenmeyi bıraktın. Bir başkasını umursa-nıanın çok acı verici olabileceğini keşfettin ve kendi halinde yaşamaya karar verdin. Ve bunu yapmak için de hep buraya geldin. Bu odaya. Kendini ailenin ölü mensuplarını tespit etmeye adadın ve hâlâ hayatta olanları unuttun. Buraya gelip, sana başının dertte olduğunu söyleyerek yardımını istediğindey.se bahse girerim aklındaki ilk düşünce Çiçek ve Bahçe Kulübündeki kadınların bunu duyunca ne diyeceği veya bunun Amy Lauder’ın düğününe gitmene engel olup olmayacağıydı. İncinmek değişmek için geçerli bir sebep olabilir, ama dünyadaki bütün acılar bir araya gelse bile gerçekler değişmez. Bencillik ettin.”
L'zanıp kalkmasına yardım etti. Carla bir uyurgezer gibi ayağa I kalktı. Yüzündeki ifade hâlâ aynıydı; gözleri hâlâ iriydi ve inanmazca balkıyordu. İnsafsızlık bakışlarına henüz dönmemişti, ama Frannie zamanla [döneceğini biliyordu.
Dönecekti.
"Devam etmene izin vermek benim hatam. Nahoş bir olay yaşan-[masını istemedim. Tekneyi fazla sallamaktan kaçındım. Görüyorsun ya fbende bencildim. Ve Fran okula gittiğinde artık Carla her istediğini ya-Ipahüirve ondan başka kimse de incinmez, insan incindiğini fark etmi-ijotsabelki de acı çekmiyordur, diye düşündüm. Yanılmışım. Daha önce lideyanıldığım oldu, ama hiçbiri bu kadar büyük bir yanılgı değildi.” Na-takçe, ama kararlı bir .şekilde uzanıp, Caıia’nm omuzlarım kavradı. replika satışı ?§imdi. bunu .sana koaw olarak söylüyorum. Frannie’nin kalacak bir ye->ihtiyacı olursa bu evin kapıları ona açıktır... her zaman replika satışı olduğu gibi, liraya ihtiyacı olursa cü||dammdan alabilir,., her zaman yaptığı gibi. Ve Bdteği doğurmaya karar verirse onun için eksiksiz bir kutlama partis
dü7etıie>weksin. Belki kimsenin gelmeyeceğini düşünüyorsa Fraıı in arkadaşları var, iyi arkadaşlar ve geleceklerdir. Sana bir^k söyleyeyim Bebeğin vaftiz edilmesini isterse tören burada kabrolası salonda.”
Carlanın ağzı bir karış açıldı ve bu kez ses çıkarmayı baş,^ Önce kaynayan bir çaydanlığın ıslığına benziyordu. Ardından leri’ada dönüştü. '''
"Peter, oğlun hu odada bir tabut içinde yattı!”
"Evet. Bu yüzden yeni bir hayatın kutsanması için daha iyi bjf şünenıiyorum.”dedi Peter. “Fred’in kanı. Canlı kan. Fred’in ölmesinj^,^
finden uzun zaman geçti Carla. Bedeni yıllar önce böceklere yem '
Ok,
Bu .sözler üzerine Carla bir çığlık attı ve elleriyle kulaklarını ^ I^JPeter eğilip, ellerini kulaklarından çekti.
“Ama böcekler henüz kızını ve onun bebeğini yemedi. Fran'in|j, ekaldığı önemli değil, önemli olan bebeğin hayatta olması. ||iBzakla§tırmak istiyormuş gibi davranıyorsun Carla. Başanrs^,!
? Elinde sadece bu oda ve yaptığın şey yüzünden sendeıuç, İ|ioca kalacak. Eğer bunu yaparsan Fred’in öldüğü gün, Fn,, iflşüz gibi olur.”
1 çıkıp, biraz uzanmak istiyorum,” dedi Carla. “Midemi,.
replika telefon sundu..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder