Sayfalar

gizli kamera

replika telefon

maca bitksi

replika telefon ve madde ile kuvvet bilgisi33

replika telefon ve madde ile kuvvet bilgisi33

 size bugün en güzel bilgileri yazan replika telefon diyorki Bir zamanlar henüz tabii bilimler beşikte iken tabiat filozofları adıyla gezen bazı eski âlimleri büyüleyen fikirler arasmda bir de hayat kuvveti fikri vardı ki, bugünkü bilime böyle özel ve organik ve özellikle ağırlık, kimyasal bağ, ışık, ısı, elektrik, manyetizm vesaire gibi inorganik kuvvetlere zıt ayn bir kuvvet tasavvuru kadar manasız, zararh bir şey yoktur. İşte böyle inorganik kuvvetlere nazaran bağımsız bir kuvvet farzederek inşam, tabiaün kanunlarmdan ayrı göstermeye çalışan ve hükümet içinde hükümet denilebilecek bir surette türlü türlü kuvvet cereyanları icat eden böyle bir teoriye zamanımızda inanmak asla mümkün değildir. Böyle bir esas bükere kabul edilecek [636] olursa, kâinattaki kuvvetlerin aynı olduğu ve değişmez bulunduğu hakkmdaki teorilerimizin altüst edilmiş olacağı şüphesizdir. Teşekkür olunur ki, bilim birtakım yeni keşifleriyle bu zararh ve müthiş hatalara, yalan yanhş teorilere karşı muzafferiyet icra etmekten geri kalmadı. Arük hayat kuvveti fikri, adi bir gölge önemsizliğiyle, unutulmaya ve vakte karşı hiç önemsiz bir masal gibi kabul edilmeye başladı.

"Böyle bir fikre inanmak yalmz bir hatadan ibaret değildir, aksine bâtıl bir itikada saplanmak demektir. Çünkü böyle bir itikadm şeytana inanmakla simya aramaktan hiçbir farkı yoktur" (Virchovv).
Yine bundan sekiz sene önce Profesör Dubois Reymond Hayvandaki Elektrik Hakkında İncelemeler {Recherches sur Velectricite animale) admdaki kitabmda şöyle değerlendirmede bulunuyor; "Hayat kuvvetine inananlar ve böyle hatah bir teoriyi kendilerine esas kabul edenler herhangi şekilde olursa olsun asla ilerlememiş [637] ve zekâlarım kullanamamış kimselerdir..." Hiçbir âlim tereddüt edemez ki, hayat hiçbir özel ve müstesna kanuna tâbi olamaz ve hiçbir vakit inorganik kuvvetlerin etkisi alhndan çıkamaz. Özellikle hayat demek fiziksel ve kimyasal kuvvetlerin iştirakiyle meydana gelen kaynaşmış
;;j^yat kuvveti" varsaymadan anlayamayanlar saatin j^greketim makinelerin yapılışmdan beklemeyip de ayrıca bir saat kuvveti varsayan çocuklara benzer. Nasıl bir saat kendi içerisindeki maddelerin kuvvetleriyle hareket ediyorsa hayat da jyiuyla kendisini oluşturan maddi unsurların kuvvetleriyle (peydana gelir. Ayrıca bir hayat kuvveti, mevcut olmayan bir şeydir.
Öncelikle meseleyi daha açık ve daha ayrmtılı bir surette gösterebilmek için kimyayı ele alalım. Kimya denilen bilim vasıtasıyla tamamıyla anlaşılmıştır ki, organizmadaki aym unsurlar inorganik âlemde de mevcutturlar ve hayatm l;endisini gösterdiği hiçbir atom mevcut değildir ki, [638] o atomun esasım inorganik maddeler oluşturmarmş bulımsım ve bu atomun maddi âlemdeki rolüne bir zarar gelsin! Organik olan cisimler dahi tamamıyla inorganik olan cisimler gibi avnşürılabilirler ve bu aynşhrmadan anlaşıhyor ki, organiklerin de inorganiklerin de esası birdir. Örneğin canlı bir mahlûku yaktığımız zameın bu canh mahlûk tamamıyla inorganik bir şekle giriyor. Kalan maddelerin bir kısmı uçup havaya karıştığı gibi bir kısmı da yine inorganik olduğu halde, gözle görülebilecek bir halde bâki kalıyor ve hiçbir zerre bile arada yok olmuyor.
İşte yalmz bu tecrübe, fikrimizden hayat kuvveti admdaki teoriyi silmek için bizi yeterli derecede aydınlatır. Çünkü kuvvet asla maddeden ayrılamaz, şu halde bütün hareketler birtakım niteliklere ve atomlarda içkin kuvvetlere dönüşüyor demektir. Atomlarm vasıflarına gelince, bunlar asla yok edilemezler. Ve öğrenim görmüş hiçbir kimsenin hatır ve hayaline gelmez ki, bir hidrojen molekülü herhangi bir organizmada başka ve dışarıda başka bir [6391 kanıma tâbi olarak faaliyet göstersin! Başka bir deyişle bu moleküle ait olan değişmez nitelik, kendisinin bir organizma içine dâhil olduğu zaman mevcudiyetini muhafaza edemesin! Hayatta ne yeni haddeler ne de yeni kuvvetler meydana gelebilir, meydana galen şey ancak değişimlerdir, bu değişimler de kuvvetin yok adilemeyeceği ve yalnız bütün kuvvetlerle hareketlerin '>irbirine eşit olduğu kanunu dâhilinde meydana gelirler. Her Jas kasılmasmda ve her organik faaliyette bir miktar sıcaklık ^ybolur ki, bu kaybolan sıcaklık sınırlı ve belirli ve
Organik ve canlı bir varlıkta inorganiklere özgü olan muhtelif nitelikler görülürse, bu niteliklerin özel bir kuvvete tâbi olduğunu değil, aksine bazı kimyasal bileşimlere ve bu bileşimlere ait vasıflara tâbi bulunduğunu onaylamalıdır. Şu halde bedenimizde hissettiğimiz kuvvet, ayrıca bir hayat kuvveti ve özel bir esas değil, aksine mevcut tabii kuvvetlerin bir özeti ve sonucudur. Organik bir karışım, kendi nefsinde birçok inorganikleri toplamış olduğu halde [640J özel bir kuvvet değildir, aksine bu toplamış olduğu cisimlerin moleküllerine ait kuvvetlerin ürünlerini açığa vurur. İşte bu suretle düşünülmeye devam olunursa organik âlemin nasıl geliştiğini ve hiçbir özel hayat kuvvetine muhtaç olmadan birkaç ilksel noktadan nasıl meydana geldiğini pek kolaylıkla anlayabiliriz. Bu hususa dair "İlk Nesil" başlıklı bölümümüzde epeyce ayrmülı bilgi verilmiştir.
Malumdur ki, canlı hadiseler ancak albüminoid kanşımların bulunduğu yerde açığa çıkarlar. Bu maddenin bulunmadığı yerde hiçbir canlı hadise yoktur ve şüphe edilemez ki, bu gibi karışımlarm, hayatm kesintiye uğramasmdan, yani ölümden sonra da mevcut olduğunu söyleyerek bize itiraz etmek isteyenler bulunur. Doğrusu insan öldükten sonra da bedeninde albüminoid bulunabilir. Fakat bu albüminoidi içeren bileşimler yavaş yavaş ve tamamıyla ayn ayrı bir nitelik sergileyen fiziksel ya da kimyasal şekillere girerler ve bu hal birdenbire değil, yavaş yavaş gerçekleşir. Esasen ölümü hayatm kesin bir nihayeti olarak kabul etmek hatadır. Canlı bir [641] tezahürü bir darbe ile hiçbir vakit imha mümkün olamaz. Bedenden çekilmiş ve soyutlanmış bir kas lifi elektrik etkisi alfanda kasılır. Yine bedenden koparılmış ve her türlü ilişkiden ve bağlantıdan mahrum kalmış bir kalbin saatlerce, hatta günlerce çarptığı görülür. Bımdan başka kalpten koparılmış birtakım parçalar yine çapışa benzer bir hareket eseri arz ederler. Yalnız bu hareketi görmek, şüphesiz basit bir hareketi görmek gibi kolay değildir. İşkence ile vefat edenlerin kalplerinin, vefatlarmdan sonra saatler geçtiği halde hâlâ hareket etmekte olduğu görülmüştür. Karun yuvarlan tıpkı damarlar dâhilinde olduğu gibi bir tecrübe borusu dâhilinde de asit karbonikle zehirlenirler ve ölebilirler. Kıl kökleri bir ölüde de vazifelerine devam ettikleri gibi, karaciğer denilen organ da şeker üretmekten geri kalmaz. Koleradan vefat eden bir..replika telefon yazdı..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder